BİZİM EVDEN SEÇMELER 1:KARABİBER

Selamlar.Hadi bırakın işi gücü.biraz çocukluğumuza gidelim.Güzel anılarımızı hatırlayıp tebessüm edelim.

Ben bir küçüğüm olan erkek kardeşimle başlamak istiyorum söyleşime.İsmini karabiber koyalım.Öyle analım.



4 çocuklu ailenin 1 numarasıyım.2 kız 2 oğlan berabere.Evin içinde herkesin hemcinsinden oyun arkadaşı vardı özetle :)Daltonlar gibi giderdik her yere.
Yaş aralıklarına gelince tam bir trajedi. Ben 9 nisan 96 lıyım. Karabiber 7 nisan 97 li.Bir yıl bile yok aramızda.Her 8 nisan da aynı muhabbet döner.Erkek kardeşim "Bugün aynı yaştayız sana abla demeyeceğim" der ve ismimle çağırır beni.
Zaten Bizi uzaktan tanıyanlar aradaki boy farkından  kardeşimi abim zanneder.Benim beyaz tenli onun esmer tenli olması da ayrı bi ironi.Yurtta kaldığım yıllarda kardeşim ziyarete gelince ten renkliliğinden "bu nasıl senin kardeşin ya?" diyorlardı.Babamın fotoğraflarını gösterince esmerliğin nerden geldiğini anlıyorlardı.
Yaşları yakın olanlar küçükken  çok kavga eder ama olgunlaştıklarında daha sıkı sarılırlar birbirlerine,derler Biz de kavganın hakkını veriyorduk.Birbirinin saçını kesen mi dersin, yemeğine tuzu basan mı dersin...Ne ararsan vardı yani.

Bir kaç satırla yazmak istedim çocukluğumuzu.

Hatırladıkça üzen bir anımızı aktarayım önce.Kardeşim  okumayı yeni çözmeye çalışıyordu.Bende 2. sınıfım işte küçük Ali ata bak kitapları okuyoruz böyle.Kuzenler de yaşıt bizle.Kendi aramızda okuma partisi veriyoruz.Sıra benim küçüğe geldi "Kelebek çiçeğe kondu." cümlesi vardı. Duraksadı ve "ke-be-lek "dedi. dili dönmeyince Kahkahalar attık tabi çocuk aklımızla, dalga geçtik.Yüreğinde engin uçurumlar açtık o gün farketmeden.Kitabı fırlattı yere ve bir daha kimsenin önünde tek cümle dahi okumadı.

Şimdilerde aştı ama merak etmeyin.Oğuz Atay Tutunamayanlar dan altını çizdiği cümleleri savuruyor etrafa.(Zaten o günkü kebelek cümlesinin acısını  da bana direksiyon çalıştırırken misliyle  çıkardı.)

Gelelim suç çetemize.2 kişiydik ve harika bir ekiptik.Birimiz annemi oyalıyor diğerimiz çekmecedeki çikolataları aşırıyordu.Ya da beraber uykuda numarası yapıp sokağa kaçıyorduk.Annem en son kapıya demir parmaklıklar yaptırdı.Ama bir yolunu bulmuştuk yine .Şu kapıdan kovsan bacadan giren küçük sarı ev kertenkeleleri gibi.Önce başımızı çıkarıp, yan dönüp gövdeyi çıkarıyorduk sonra da.Annemin bunu çözmesi zaman aldı tabi olayı anlayıncaya kadar babama söylenip durdu."Kapatmıyorsun kapıyı çıkıyor çocuklar, diye.

Foyamız ortaya çıkınca demir parmaklıklar iyice sıkılaştırıldı.Evde muzipliğe başladık bu sefer.Şimdilerde var mı bilmem.Çocuk aspirin leri vardı küçük ve çok lezzetli. Eczane dolabımızdan kepçeyle onu düşürüp paylaştık aramızda.Sonra bitmeyen karın ağrısı ve okullarda öğretilen "çocuk eve de gelmiş bakmış kimse yok, açmış bakmış dolabı şeker de sanmış ilacı, yemiş yemiş......"
 diye devam eden tekerleme..dilimizde.Kıvrandık baya. Bizim aspirin macerasının sonu doktorun "Bi daha yaparsanız kocaman iğne vururum bak" diyip şırıngayı tıslatmasıyla bitti.

Yaramazlık, kavga hala devam ediyor tabi.Sadece stil değiştirdi.Yazımızı burada bitirelim tadında kalsın.

“İtiraf etmeliyim.  4 kardeşseniz hayat gerçekten zor olabiliyor ve özellikle de şarj aletlerinizi kulaklıklarınızı alan kardeşleriniz varsa....




















Yorumlar

  1. Bizde dört kardeş büyüdük en küçüğümüz kız, iki kardeş arasında yaş farkı az olunca bazı sıkıntılar olabiliyor bazen ama yaşlar ilerledikçe hepsi aşılıp gidiyor... kardeş ekibi ne kadar kalabalıksa yaramazlıkta o kadar fazla oluyor tabi caddede yaşadığımız için kapı önüne çok bırakmazlardı hayliyle ev içinde kırılmadık eşya, incinmedik kol bacak kalmadı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ooo sizin iş daha zormuş.Bizim evin çevresinde oyun alanımız vardı en azından.:)Kız kardeşiniz adına üzüldüm :) 3 erkeğin içinde büyümüŞ. bi yandan sevindim:emrinde 3 tane abisi var ne güzel.:)

      Sil
  2. yaaaa bunlardan hep yazsanaaaa bayıldım bayıldım çok da sırıttııım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. inşallah yazacağım deep:)İtiraf etmeliyim ki blogu öylesine açmıştım.canım sıkıldıkça yazayım diye.Ama senin yorumların beni motive etti.Düzenli Yazmaya başlamamın sebebi sensin :)Teşekkür ederim

      Sil
  3. Ben de dört kardeşin en büyüğüyüm. 6 Nisan doğum tarihim:) En büyük olmanın avantajını yaşadım hep, ne de olsa ilk göz ağrısı;

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tabi canım ilk göz ağrısı olmak ayrı bi zevk.Ben bi de ailenin ilk torunuyum.Saltanat sürdüm bildiğin küçükken :)Ama büyüdükçe abla olmak ya da abi olmanın verdiği sorumluluklar var.Cefa da çekiyorsun küçükler için. :)

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

KELİME OYUNU 43

KELİME OYUNU 12

KAVGAYI KAYBETMEK