Kız Beşikte, Çeyiz Sandıkta

 Selamlar.2 ekimde düğünüm olması sebebiyle birtakım hazırlıklar içerisindeyim.Uzak kaldım blogtan..

Ne kadar farklı adetlerimiz olduğunu öğreniyorum yeni yeni.Kayınvalide bohçası, elti,görümce bohçası,damat bohçası.....uzayıp gidiyor liste."Bu da neymiş ya boşverin bunları " deyince "yeni yetme " diye anılıyorum.

Ne demiş eskiler "Kız beşikte, çeyiz sandıkta" diye başlıyorlar nutuğa.Hele anneannem geçen "Olmaz yapicaz bohçayı.Bu bir murat." dedi.

"Murat nedir ya?Anneanne göreve gittiğim  bi bölgede turşuluk salatalığa "murat" diyorlardı  "deyince elindeki terliği şaplatıverdi.

Artık kızların çeyizi danteller değil kitaplar diyorum ama anlaşılamıyorum.

Okuntu muhabbeti var bi de.Oku diyenler de var.Havlu, çorap, tülbent hediye paketiyle paketlenip üzerine düğün tarihi yazılıp misafirler davet ediliyor.Modernleşmiş hali ise davetiyeler.

Annem genç kızken davetiye götürmüş köydekilere.Bi tane amca çıkıp

"Ay Helim!Bir kibrit koysaydın, ocağımızı tutuştursaydık,Bir sabun koysaydın elimizi yıkasaydık.Yahut bir çorap koysaydın ayağımıza giyseydik.Napalım biz bu kartı?" diye söylenmiş.

Annem de ahdetmiş.Okuntu vereceğim diye.Geçenlerde sandıklar açıldı.Çeyizler döküldü teyzemler toplayıp gelmişler havlu, çorap ne geldiyse okuntu olarak.Gördüm ki, herkes okuntu gelen eşyayı kullanmayıp biz de düğünde veririz diye saklamış.

Hülasa vel kelam,

Eskide kalmış okuntunun kullanılması.İhtiyaç varmış çünkü.Şimdilerde ise davetiyeyle aynı kaderi paylaşıyorlar.Etiketine bakılıp bi köşeye atılıyorlar.Davetiyenin yolun sonunu gördüğü yerde,okuntu sandığın dibini kapıyor.😄

Okuntuların kaçıncı el değiştirişi ya da kaç şehirde gezdiler bilmiyorum.Ama uzun bi süre elden ele dünyayı turlayacak gibi görünüyor.

Ben yine yeni yetme olarak bildiğimi okudum.Davetiye ile devam ettim yola.Güzel dileklerinizi bekliyorum.